Görünmez Kentler
Bu kitabı istemeyerek hatta daha açık söylemek gerekirse nefret ederek okumuştum.çünkü mim fak. 1. sınıfta aramın pek de iyi olmadığı Temel tasarım ve plastic sanatlar dersinde hocalarımız kitapta konusu geçen kentlerden birinin maketini yapmamızı istemişlerdi.yalnız hemen belirtmeliyim ki bu kentler öyle bildiğiniz gibi evleri yolları olan kentler değiller.marco polo’nun tatar imp. Cengiz han ‘a anlattığı bu görünmez kenntlerin herbiri birbirinden ütopik. Zamanla en sevdiğim kitaplar listesine üst sıralardan giriş yapmasında etkili oldumu bilinmez o dersten BA ile geçtim. Kitabı okumayacaklar için ben sevdiğim kısa bir parka yazmak istiyorum.bu arada yazarı italo calvino ve kitap yapı kredi yayınlarından.
Ince kentler
Inanmaya hazırsanız, ne iyi. Örümcek ağı kent ottavia’nın nasıl olduğunu anlatacağım.iki sarp dağ arasınada uçurum var: kent boşlukta duruyor, bir doruktan ötekine halatlar, zincirler ve tahta köprülerle bağlanmış. Küçük tahta traversler üzerinde boşluklara basmamaya dikkat ederek yürüyor insane ya da kenevir ilmiklere tutunuyor. Aşağıda, yüzlerce, binlerce metre hiçbirşey yok: bir kaç bulut geçiyor;uçurumun dibi zar zor seçiliyo.
Kentin temeli bu: geçit ve destek gibi kullanılan bir ağ. Geri kalan herşey yukarıya yükseleceği yerde aşağıya sarkıyor: ip merdivenler, hamaklar, çuval evler, vestiyerler,küçük teknelere benzeyen teraslar su mataraları, gaz lambaları, kebap şişleri,sicimlere bağlı sepetler, yük asansörleri,duşlar, trapezler,oyun çemberleri,teleferikler, avizeler, sarkan yapraklarıyla çiçek saksıları.
Ottavia sakinlerinin boşluğa asılı yaşamları diğer kentlerdekine oranla çok daha güvenli.herkes biliyor ki ağ daha fazlasını taşımayacak.
merhaba, bende su anda mimarlık birinci sınıfta okuyorum ve aynı ödevi bize de verdiler… kitapta en cok ilgimi ceken yer ottavia dı ve bunu sectim, bununla ilgili bir maket yapmamız gerekiyor fakat benim hiçbir fikrim yok nasıl birşeyi beğeneceklerine dair… rica etsem bu konuda daha önceki deneyiminizi benimle paylasabilirmisiniz???
Pelin ben de en çok ottavia hikayesini beğenmiştim, gerçi en çok onu anladığım da söylenebilir. O maket için ne yapacağım konusunda hiçbir fikrim yoktu. Yurtta kaldığım için elimde çok malzeme de yoktu açıkçası. Daha önceki ödevlerde kullanmış olduğum bir miktar pembe renkli foamboard ve biraz çöp şiş yaparken kullanılan çubuklardan vardı. Bir kutu japon kibriti, 5-6 mm kalınlığında ortası köpük olan kartonlardan, makas, maket bıçağı… Hatırladığım kadarı ile pembe köpüklerden ve kartonlardan çeşitli boyutlarda levhalar kesip bunları kürdanlara çöp şiş yapar gibi dizmiştim. Bu şeyler evleri simgeliyor işte, sonrasında tam hatırlamıyorum ama bunları çöp şiş çubuklarının üzerinde havada asılı bir şeye tutturmuştum.pamuk ya da kumaş kullanabilirsin belki. Tamamen sallama birşey olmuştu kısacası, ama her nasılsa temel tasarım ve plastik sanatlar dersimize gelen Latife Güler Hoca çok beğenmişti. Tabi o beğenince asistanları da beğenmişti .) Gerçi onların neyi beğenip neyi beğenmeyecekleri hiç belli olmuyor. Bence kendini çok parçalama, önemli olan birşey yapmış olman, kolay gelsin…
merhaba ben despina kentini seçtim kendime en uygun bu ama nasil maket yapacağimi bilmiyorum.
Düşünceni paylaş!
Son Eklenen Yazılar
Kategoriler
Arşiv
Etiketler
almanca alışveriş bilişim bilişim teknolojileri zirvesi block blog cad Dersler ders notları dil öğrenmek döküm etkinlik Etkinlikler eğitim imal usulleri inşaat jeolojisi inşaat mühendisliği inşaat mühendisliği dersleri inşaat mühendisliği stajı Kampüs kaynak hesabı kişisel lisansüstü makina elemanları makina mühendisliği dersleri mühendislik proje staj talaşlı imalat Teknik teknik gezi teknoloji uygulamalar vize vize soruları web wordpress wordpress tema yabancı dil yapı işletmesi yapı sektörü yarışma çizim ödevler İtüSon Yorumlar
En Çok Yorumlanan Yazılar
Bağlantılar